9 Eylül 2007 Pazar

Hz.Yunus Sahile Atıldı mı?


.hz.yunus hakkında ki ayetlerden ikisi olan 37/145 ve 68/49 olan ayetlerin tevilini , güvenilir tefsirler yardımıyla sizlere aktarmaya çalışacam inşallah.

37/145-146 ; Fenebeznahü bil’arai ve hüve sakim,ve embetna aleyhi şecereten min yaktin

Biz ,halsiz bir vaziyette kendisini dışarıya çıkarmıştık ve üstüne gölge yapması için geniş bir bitki (bal kabağı) bitirmiştik.

Hz.Yunus peygamberin Allahın rahmeti olarak kaybettiği kura davası (bkz.37/141) sonucu ,denize atlamış ve bir balığın karnında boş bir araziye atıldığını Allah-u teala yüce ayetinde söylemektedir.burada ki el-ara kelimesi “ıssız,boş yer,ağaç bulunmayan,bitki örtüsü olmayan bir arazi” anlamındadır.o yüzden hz.Yunus peygamberin boş bir yere atılması olayı ayette bildirilmiştir.

Tabi burada ki boş bir araziye atılış sebebi ayetin iki gerisiyle irtibatlıdır.yani hz.yunus

37/143-144 Eğer çok tesbih edenlerden olmasaydı, yeniden dirilecekleri güne kadar onun karnında kalırdı.

Anlaşılacağı üzere,hz.yunus’un Allah’a tövbesini çokça yapması ve çokça af dilemesi sonucu,Allahın rahmetiyle,boş bir araziye çıkarıldığını anlamak hiç de zor olmayacaktır.

Bu nimet olmasaydı,o,o balığın karnında,kıyamete değin kalakalır,sonra da,kıyametin çırılçıplak olan sahrasına mezmum bir durumda atılırdı.demektir.Bunun böyle ouşunun delili yukardaki ayetlerimizde açıktır.ve bu tıpkı, “kıyamet meydanı” anlamında, “Arasatu’l-kıyameti” ve “Arau’l kıyameti” denilmesi gibidir.

Buradan çıkarılacak mananın derinliği göz önüne alınacak olursa,hz.yunusun Allahın rahmetinden esirgenmiş olarak çöl bir sahraya bırakılacağı çıkmaktadır.ancak rahmetinin sonucu olarak yine bir ıssız adaya bırakılması diğer ayetle bütünleştirici bir etmen yapmaktadır.

37/145-146 ; Fenebeznahü bil’arai ve hüve sakim,ve embetna aleyhi şecereten min yaktin

Biz ,halsiz bir vaziyette kendisini dışarıya çıkarmıştık ve üstüne gölge yapması için geniş bir bitki (bal kabağı) bitirmiştik

Yani burada bırakıldığı yerde,onu koruyucu çevresel etmenlerin olduğunu söylemektedir.bundan sebep,hz.yunus’un bırakıldığı mekanda,onu koruyucu bir bitki ona gölge yapmaktadır.

Alimlerin ekseriyetine göre; bu bitki kabak olup onu yapraklarıyla örtüp,sineklerden korumuştu.Zira sinekler onun yapraklarına konmazlar.Buna şu hadiste delalet ediyor ki; Resulullah’a sen,kabak yemeğini seviyorsun,neden? Diye sorulunca; “evet,o,kardeşim Yunus’un bitkisidir” buyurmuştur. (Ebussuud tefsiri alıntı)

Geniş bilgi: El-Esas fi’t-tefsir-Said Havva-Şamil yayınevi c.12 s.262

şimdi gelelim kalem süresinde ki ayetimize;

68/49: levlaen teda rekehü ni’metün min rabbihi lenübize bi’l-arai ve hüve mezhüm

Eğer Rabbinden bir nimet ona erişmeseydi,o mutlaka çorak bir diyara kovulmuş olarak atılacaktı.

Şimdi bu ayette İslam karşıtlarınca şöyle denmektedir;hz.yunus atıldı mı ? atılmadı mı ?

Ayeti bir daha kontrol ettiğimizde,mantıkları şu oluyor; eğer rahmetten uzak ise; çorak bir diyara atılacaktır.bu saffat süresinde de geçiyor…ama rahmet ettiğine göre; atılmaması gerekmiyor mu diye çürük bir mantık sürecinden geçirmişlerdir ayeti; hayır burada olasılık vardır,yani ayette rahmetten uzak olsaydı,corak bir diyara atılırdı ancak kovulmuş olarak..burada bunu destekleyici olan, ayet öncesi ve sonrasıyla kesinlikle şeceretin yaktin’den bahsetmemesidir.. ,atılış yerinde çevresel faktör farklı yani anlıyacağınız.şartlarda farklı olasılıklar mevcuttur.gelin şartların olabilir mevzularını birlikte görelim

Şimdi

1.metod şartı:

Rahmet var ise; ıssız bir çorak vadiye atılış

Rahmet yok ise; yine bir ıssız çorak vadiye atılış

2.metod şartı:

Rahmet var ise; ıssız bir vadiye atılış ve şeceretin yaktin (bitki) 2.ci şartı

Rahmet yok ise; ıssız bir vadiye atılış.2.ci şart yok.

3.metod şartı:

Rahmet yok ise; ıssız bir vadiye atılış

Rahmet var ise; atılış yok,(balığın karnında kalma)

Şimdi 3.metodu inceleyelim; rahmet yok ise; atılış var rahmet var ise atılış yok…

Böyle bir şeyin olması mümkün müdür arkadaşlar..hem Allah rahmet vercek,hemde kulunu yaşaması gerekirken,Balığın karnında kıyamete kadar hapis tutacak.bu Allahın rahman sıfatına aykırıdır.bu yüzden kuranda geçen Allahın sıfatları bu ayetin bu metoduna aykırıdır.o yüzden ayetin manası aleni olarak 2.metod şartıdır.ve yazımızda da kovulmuş kelimesi atılışın sadece çorak bir vadiye olacağı ve şeceretin yaktin ‘in olmaması,diğer ayette ise,rahmete binaen,koruyucu bir etmenin varlığı.

Yani her iki olasılıkta; ıssız bir adaya atılış var, ancak buraya dikkat,ıssız adanın çevresel faktörü farklı…ayet tastamam bunu anlatıyor bize.

Hiç yorum yok: